21 Eylül 2015 Pazartesi

Öksüz Gibi Büyüyen Çocuklar *

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Operatör Doktor Ünzile Girişgin “Eyvah Elmanın Yarısı Tükendi “kitabında diyor ki (s.225)  “  ... .. Annenin çalıştığı evlerde çocuklar okuldan gelir, kendi anahtarı ile evin kapısını açar, yemeğini tek başına yer. Evde dertlerini, heyecanlarını, mutluluğunu paylaşabileceği,
sohbet edebileceği  anne yoktur. Okuda arkadaşları ile yaşadıklarını, anne babasıyla paylaşabileceği zaman kısıtlıdır. Aileler bu nedenle çocuklarına ait kötü arkadaş etkisi, uyuşturucu, platonik aşk, internet bağımlılığı gibi sorunları çok geç fark etmektedirler.
-Çocuğu ile daha fazla konuşma imkânına sahip olan anneler iletişim anında ters giden şeyleri, farklılıkları daha çabuk sezer. Konuşma esnasında, çocuk, arkadaş çevresi ile  bazı ipuçları ve kendisinin bile farkına varmadığı kötü davranışların sinyalini ağzından kaşırabilir, anlatabilir. Annenin fark ettiği sorunları eşi ile istişare etmesi çözüm sürecini hızlandırır.
-Çalışan annenin okuldan dönen çocuğunun o gün okulda olanları heyecan içinde anlatması, annenin de “Harika! Öylemi?” vs. tepkilerle dinlemesi genelde mümkün olmuyor. Çocukların markalı, pahalı ayakkabı ve çantaları oluyor ama evde kendilerini öpücükle karşılayan anneleri, ortalıkta abi, abla diye dolaşan kardeşleri olmuyor. Tek çocuk olarak büyüyen çoğu genç , bilgisayarla hayali bebek büyütüp, hayali hayvan besliyor. Bilgisayar oyunları ile vakit geçiriyor.
-Her geçen gün ailenin çocuk üzerindeki etkinliği zayıflamakta, anne baba çocuk tarafından sadece para kaynağı olarak hissedilmektedir. Dershane kültürü ve etüdler çocukları ailelerinden iyice koparmakta, on yaşıdan itibaren çocuklar okul ortamı dışında dersane ortamının da etkisi altına girmektedir. Dersane öğretmenleri ve arkadaşlık ilişkileri çocuk üzerinde ön plana geçmektedir.
-Evi uyumak için kullanan çocuk, bazen ailesiyle yemek bi,le yiyememekte, dışarıda sağlıksız bir şekilde ayakta beslenmektedir. Amerikan toplumundaki gibi çocuklar çok erken yaşlarda aileden uzaklaşmaya başlarken anne ve babanın çocukları üzrindeki manevi ve ahlaki tesiri de zamanla giderek zayıflamaktadır.
-Anne ve babanın çocukları üzerinde etkin rol oynayabilmesi için birlikte geçirdikleri vakitlerde iletişmlerinin çok güçlü olması gerekir. Konunun uzmanları bu durumu “Nitelikli birliktelik” şeklinde tanımlamaktadır. Her ailenin çocuklarına ayırdığı zamanın süresini ve atkinliğini sorgulaması gerkiyor.
-Anne ve baba, her ikisi de yoğun bir iş programına sahiplerse çocuklarının ellerinden kayması kaçınılmaz olmaktadır. Parçalanmış ailelerde anne çalışıyorsa çocuğun hata yapma riski çok daha yüksektir. Çocuk üzerinde en etkin rol; sabırlı, yumuşak, kalbi sevgi dolu ve bilgili annenin rolüdür. Çocuğun sorduğu hemen her konuda söyleyecek sözü, verecek örneği olan anne.

*Eyvah Elmanın Yarısı Tükendi – Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Ünzile Girişgin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder