-.... akşam anne-baba tartışmış ve sabah küs olarak evden
çıkmışlarsa, çocuk bu vaziyette okula gittiyse ,... .. okulda anltılan konuyu
anlamayacaktır. Hatta çocuğun zihni hep,
“Babam çok sinirli çıkmıştı, eve geldiğinde annemi döverse, annem evden kaçarsa”
vesaire gibi
düşüncelerle meşgul olacaktır. ... .. o sırada matematik öğretmeni karşıda işlem çözerek, dersi anlatmaktadır. ... ..
düşüncelerle meşgul olacaktır. ... .. o sırada matematik öğretmeni karşıda işlem çözerek, dersi anlatmaktadır. ... ..
-... huzursuz ailelerde, problem çözemeyen anne-babaların
çocukları genelde iki tür problemle karşı karşıya kaliırlar: dikkat dağınıklığı
hiperaktiflik.
-Ailede problem bir çözüme kavuşturulmadığı taktirde,
çocuk bunun etkisini bir süre yaşar. Öyle ki bu etki, bir süre sonra çocukta
hiperaktiflik meydana getirir.... ..
-... .. Üstünde baskı olan, ruhunda acı duymaya başlayan çocuk
hızlanır. Kendini başka şeylerle meşgul etmek ister ki içindeki acıyı duymasın.
Bu çocuk devamlı koşar, koşar ... Birine çarpa, yere düşer, sonra ayağa kalkar,
zıplar, koşar, bir daha zıplar ... Kendini yorar.
-Çünkü kendini yordukça içini duymayacaktır.
-Kavga ettikçe, problem çıkardıkça kendi içindeki
huzursuzluğu duymaz.
-Arkadaşlarından yumruk yedikçe, arkadaşının üstüne
saldırdıkça, arkadaşını ısırdıkça, öğretmen ona ceza verdikçe anne-babasının
problemini artık içinde duymamaya başlar.
-Duymadığı için aslında aldığı o cezalar, oradaki
itilmişlikler kakılmışlıklar bir taraftan da onun hoşuna gider. Tuhaf bir
rahatlama hisseder.
-O anlarda anne-babasını düşünmüyordur; ama eve gittiğinde
tekrardan aynı sıkıntı evde de başlar. Böylesi çocuklar anne-baba tarafından
şöyle algılanır: “Okluda çok yaramazmış,
ama evde öyle birisi değil.” Evet, çocuk ecde böyle değildir, çünkü çocuk
anne-babasının tartışmaları karşısında süner. Okula gittiğinde ise üzerindeki
bütün negatif enerjiyi orada atar, rahatlar.
-Asıl dramın ortaya çıktığı yer ise çocuğun problemliymiş
gibi bir psikiyatra götürülüyor oluşudur.
-Çocuk ailedeki sonlandırılmamış, bir sonuca bağlanmamış
tartışmalar sonucu hiperaktif olurken, çocuğun çok hareketli ve dikkatinin
dağınık olmasından dolayı bir de
bakıyorsunuz ki ona ilaçlar veriliyor ve ilaçlı tedavi uygulanıyor. ... ..
Öyleki bazen hekimler de psikiyatristler de yanıltılıyor. Olayın aslından
bahsedilmeden; ayrıntılı olarak dinlenilmeden sanki çocuk hiperaktifmiş gibi
söndürülmeye çalışılıyor. Ne kadar acı
bir durum!
-Onun için
anne-babanın çocuğun şahit olduğu tartışmayı mutlaka çözmesi, sonuca bağlaması
ve buna da muhakkak çocvuğun şahit olması lazım.
-Eşlerden birinin “Bayağı tartıştık, gel sana bir çay
ısmarlayayım da şöyle bir keyfini çıkaralım” diyebilecek olgunluğa erişmesi
gerekir. ... .. o anın aşılmış olması lazım ki, çocuk üzerindeki negatif tesiri
dışarıya taşınmasın. .. meselenin çocğun yanında helledilmesi gerekir.
*çocuk eğitiminde Pozitif iletişim – Pedegog Adem Güneş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder